Bugün sizlerle enflasyon nedir? ve enflasyon ile başa çıkma yollarını inceleyeceğiz.Günümüz genç girişimci ve tacirlerin daha önce en son çocukken karşılaştıkları 1990’lı yılların derdi olan enflasyon 2020 yılı ile tekrar hayatımıza girdi. Daha önce enflasyon deneyimi olmayan genç şirketlerin neler yapılması ile ilgili sizlere bilgiler vermek istedik.
İçerik Konuları
Enflasyonun kelime anlamı şişkinliktir. Yani fiyatların, hammaddenin, ürünlerin sürekli olarak artış göstermesi sonucunda alım gücünün gün be gün azalmasıdır. Örnek verecek olursak daha önce 1000 TL ile 50 kg demir alabiliyorken şimdilerde 5 kilo demir alabilmek şeklinde söyleyebiliriz.
Enflasyonun birçok çeşidi ve nedeni vardır. Başta gerek dünyada gerek ülkemizde siyasi ve politik atılım ve açıklamalar enflasyonun artmasına sebep olabilmektedir.
Enflasyon yalnızca ekonomik bir olay değildir, toplumların yapısını işleyişini, tutumlarını etkileyen, sosyal kültüler, sosyal politik bir tarafı da vardır.
Günümüzde yaşadığımız enflasyon oranlarının sonucu olarak, bugün bir anket yapılacak olsa en çok gündem ve şikayetçi olunan nokta enflasyon olacaktır.
Türk ekonomisine baktığımızda enflasyon ekonominin en büyük problemidir. 1980 yıllarında %100 ü aşan bir enflasyonun içine girmiş zaman zaman alevlenmiş zaman zamanda azalmıştır.
Dünyada ilk olarak enflasyon pandeminin başlaması ile talebin büyük oranda azalması ardından yüksek oranlı ve hızlı talebin artması ile oldukça yüklemiştir. Devamında ise gündeminde var olan Rusya-Ukrayna savaşı, enflasyonu iyice alevlendirmiştir.
Ancak ülkemiz pandeminin öncesinde doların artması ile yurt dışı kaynaklı ürünleri alma gücümüzün büyük oranda azalması ile başladı.
Böyle olunca işletmeler ürünlerine zam yaparak alım gücü her geçen gün biraz daha azaldı.
Gereğinden fazla paranın basılması sonucu ile ortaya çıkan enflasyon biçimidir işleyiş ise şöyledir:
Piyasada dolaşan para miktarı arttıkça, ürünlere karşı talep artacaktır.
İşletmeler daha fazla hammadde ve ürün üretmeye başlar.
Daha çok ürün almak için kredi başvuruları yapar ve kredi miktarında büyüme gerçekleşir.
Üretim fabrikaları üretim en üst seviyesine ulaştığında üretim çok yavaş bir şekilde artar ve stoklar tükenmeye başlar.
Para arzı ve dolaşım hızı artmaya devam ederken, üretimin aynı oranda artmaması fiyatları daha da yükseltmeye devam eder.
Firmalar talebi karşılayabilmek için üretim faktörlerine daha yüksek bedel öderlerken artan maliyetleri karşılayabilmek için ürün fiyatlarını arttırırlar ve bunun sonucunda da enflasyon oluşur.
Maliyet enflasyonu şu şekilde işler.
İşçileri korumak üzerine kurulu olan sendikalar işçi ücretlerini emeklerinin karşılığı olarak maliyetin üzerine çıkarır.
Maaşların artması, ürünlerin fiyatlarını ve ürütülmesinin ücretini artırır. Çünkü işverenler, kârlarının azalmasını asla kabul etmezler ve maliyet artışlarını fiyata eklerler.
Talepte bir değişme olmadığından, daha az mal daha yüksek fiyatla satılır veya aynı miktarda mal için ekonomi daha yüksek ücret ödemeye başlar.
Ücret artışından doğan maliyet enflasyonunda, talep sınırlı, ücretler yüksek ve işsizlik yaygındır. Bu durumda devletler harcamaları attırmak için bütçe açıkları ve finansmana giderler.
Bütçe açıkları finanse etmek için hükümet halktan borçlanır ve âtıl nakit fonları harekete geçirmiş olur. Bunun sonucunda paranın dolaşım hızı artar.
Bilanço açıkları, bankalar yatırımları satma yolu ile finanse edilirse “para arzı” artar.
Para miktarının ve onun dolaşım hızının artması, talep artışına dolayısıyla “talep enflasyonuna” sebep olur. Böylece maliyet enflasyonu talep enflasyonu oluşturur ve bu da yeni maliyet enflasyonuna yol açar.
Enflasyonun başında dolaşımdaki para miktarı fazladır.
Döviz kurları büyük bir hızla katlanarak artar.
Enflasyonun artması ile dolaşımdaki para miktarı azalır, öyle azalır ki enflasyon başındaki miktarın altına düşer.
Sonraki aşama ise dövizden daha hızlı bir şekilde ürün fiyatları artış gösterir.
Ülke hiperenflasyona girdiğinde ülkenin kazancı ile giderleri arasında büyük açıklar ortaya çıkar
Dünya genelinde yaşanan şoklar
Zayıf iktidar
Karşılıksız para basım
Devrim, savaş, iç savaş
Enflasyondan şirketlerin etkilenmesi
Resmi verilere göre ülkemizde enflasyon son 24 yılın hepsinden daha büyük bir yükseliş gösterdi.
Enflasyonun yükselmesi ile beraber şirketler bu durumdan korunmak için çeşitli yöntemlere başvurmaya başladı.
Tüketicinin taleplerinin sabit olmaması üreticileri önemli oranda kaygılandıran bir noktada. Tüketicilerde geçmişe göre çok daha fazla ucuz fiyat arama girişimleri gözlenmekte. Halkın büyük çoğunluğu indirim ve kampanyaları takip etmeye başlamıştır.
Enflasyon en çok şirketleri etkilemektedir. Bu etkilemeyi en aza indirmek için yöntemlerimiz şunlardır:
Gelir gider tabloları üzerinden değerlendirilen bilanço ve vergilendirme sisteminde düzenlemenin enflasyon oranına göre belirlenmesi yöntemi ile şirketi geçici olarak da olsa kurtarmak üzerine kurulu bir sistemdir. Dönem başındaki 100 TL ile dönem sonundaki 100 TL aynı olmayacağı için hazine bakanlığından gelen bilgiler doğrultusunda, gelir gider tablolularının düzenlenmesi işlerimimdir.
Ticaret para alışverişi üzerine kuruludur. Bu noktada alınacak ve verilecek paraların değer kaybetmemesi adına yabancı para birimleri üzerinden organize edilmesi sizi büyük oranda enflasyondan koruyacaktır.
Duran varlıklarınızın değeri enflasyonla beraber artacaktır, bu noktada sigorta şirketlerinden mal varlıklarının için yeni değerlendirme yapmalarını organize edebilirsiniz.
İşletmenin stoklarına son giren satışlarda ilk çıkması tekniğine dayanan bir yöntemdir. Bu yöntemin uygulanması ile aslında vergi mükellefleri bu sene ödeyecekleri vergiyi bir sene sonrasına aktarıyor. Ortamda satılan malın maliyeni düşük, satış karının daha yüksek olmasını sağlar.
Üretimde yaşadığınız maaliyet artışlarını fiyatlara yansıtmanız her ne kadar tüketici açısından hoşlanılmasa da sizin enflasyondan koruyacaktır.
Ürettiğiniz hizmet veya ürünün daha az bir para çıkarak benzer bir ürünü çıkarmanıza yarayan yöntemdir. Örneğin, bir restoranın daha fazla sebzeli ürün menüye koyması gibi.
Bu noktada size önerebileceğimiz en önemli desteklerden biri de çalışan sayınızın azaltılması. Verdiğiniz hizmetin kalitesi düşmeden satış temsilcisi sayınızı artırmak için canlı destek sistemlerinden faydalanabilirsiniz.
Alanının en iyisi olan Supsis canlı destek sistemleri ile siz uyurken bile çalışan onlarca satış temsilcisinin işini tek bir yazılım üzerinden yapay zekâ sayesinde Chat bot sistemlerinin yapması ile maliyetlerinizde ciddi bir kar sağlayabilirsiniz.